24 Şubat 2022’de Rusya’nın Ukrayna topraklarında geniş çaplı bir işgal harekatı başlatması başta AB ve NATO ülkelerinin şiddetli muhalefetiyle karşılaştı. Birçok ülkeden ardı ardına tepki mesajları gelirken Birleşmiş Milletler Genel Kurulu da 2 Mart’ta 141’e karşı 5 oyla Rusya’nın bu işgal girişimini kınadı. Kınama mesajlarının yanında ise başını ABD’nin çektiği yaptırım kararları gelmeye başladı.
Paste Embed Code for AMP
Yaptırımların ilk hedefi Rusya’yı küresel finansal sistem içinde izole etmekti. İlk adım olarak ABD, Avrupa Birliği, Birleşik Krallık ve Kanada bazı Rus bankaları SWIFT sisteminden çıkardı. SWIFT sistemi dünya çapındaki finans kuruluşlarının finansal işlemlerle ilgili bilgileri güvenli, standartlaştırılmış ve güvenilir bir ortamda gönderip almasını sağlayan bir ağ. Belçika merkezli Bankalararası Finansal Telekomünikasyon Derneği tarafından sağlanan ağda 200 ülkeden 11 binden fazla finansal kuruluş bulunuyor. Bazı Rus bankalarının bu sistemden dışlanması da basit kredi kartı harcamalarından ülkelerarası dış ticaret ilişkilerine kadar genişleyen bir yelpazede Rus bankalarını kullanan müşterilerin zorluk yaşaması anlamına geliyor. 
Paste Embed Code for AMP
Rus bankaların SWIFT sisteminden dışlanması ilk kez olan bir şey değil. 2014’de Rusya’nın Kırım’ı ilhak etmesinden sonra da ABD benzer bir yaptırım kararı almış ve Rusya SWIFT mesajlaşma sistemine alternatif kendi sistemini geliştirmişti. Bu nedenle birçok ülkenin finansal kuruluşu Rus bankalarıyla iletişimi kesse de alternatif sistemler üzerinden finansal ilişkileri devam ettirmek mümkün. ABD, Mart 2012’de İran’ı SWIFT sisteminden çıkarmış ama İran bankaları üçüncü parti kuruluşlar kullanarak finansal ilişkileri hasar alsa da devam ettirebilmişti. 
Paste Embed Code for AMP
ABD’nin ön ayak olduğu bir diğer önemli ekonomik yaptırım ise Rusya Merkez Bankası’nın döviz rezervlerinin dondurulması. 26 Şubat’ta ABD, Kanada, Birleşik Krallık ve AB kendi finansal otorite alanlarından Rusya Merkez Bankası varlıklarını dondurduklarını açıkladılar. Japonya da bu kısıtlamalara katılacağını açıkladı. Aralık 2021 itibarıyla açıklanan Rusya Merkez Bankası’nın 630 milyar dolarlık rezervinin yaklaşık üçte biri altın ve yuanda bulunuyor. Diğer kısmı ise yaptırımlar nedeniyle dondurulma tehlikesiyle karşı karşıya. Bu durum Rusya Merkez Bankası’nın iç ekonomiyi yönlendirme gücünü önemli ölçüde azaltmış durumda. 
Paste Embed Code for AMP
24 Şubat’ta başlayan harekat öncesi 81 ruble seviyelerinde dolaşan ABD Doları 4 Mart itibarıyla 113 ruble seviyelerine ulaştı. İşgal başladığından beri Rusya rublesinde değer kaybı % 30’a yaklaşırken Rusya Merkez Bankası da politika faizi oranını % 9,5’ten % 20’ye çıkardı.